Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın geçtiğimiz Cuma günü verdiği hutbesi sonrası sosyal medya üzerinden başlatılan linç kampanyasına karşı Bitlis Medeniyet Platformu yazılı bir basın açıklaması yaptı.
Bitlis Medeniyet Platformu Dönem Sözcüsü Cengiz Şahin tarafından yapılan açıklamada, “Bitlis Medeniyet Platformu olarak bizim inancımıza göre, Prof. Dr. Sayın Ali Erbaş’ın söyledikleri Kur’an-ı Kerimde geçmektedir, doğrudur ve söylediklerinin tamamına katılıyor ve canı gönülden destekliyoruz” dedi.
Şahin yaptığı açıklamada, “Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Sayın Ali Erbaş Hocamız, Ramazan ayının ilk Cuma hutbesinde, Kur’an-ı Kerim’in eşcinsellik ve Lut kavmi ile ilgili ayetlerine atıfta bulunarak Eşcinsellik sapkınlıktır, söylemi üzerine bazı kesimler tarafından linç edilmek istenmiştir. Bitlis Medeniyet Platformu olarak bizim inancımıza göre, Prof. Dr. Sayın Ali Erbaş’ın söyledikleri Kur’an-ı Kerimde geçmektedir, doğrudur ve söylediklerinin tamamına katılıyor ve canı gönülden destekliyoruz. İnsanlığın ahlaki değerleri ile oynamak ve alay etmek isteyen bazı değer yoksunları, bu kez de İslam’a saldırmaya ve İslam dinini karalamaya çalışıyorlar. İslam’ı doğru anlamaktan, doğru yaşamaktan ve doğru anlatmaktan başka çare yoktur. Çünkü “İnneddine indellahi’l İslam” Allah indinde din İSLAM’dır. Allah’ın emirleri doğrultusunda ve Kur’an ayetleri ile doğrudan insanlara gerçekleri ifade etmeye çalışan Prof. Dr. Ali Erbaş, tüm dünyaya ve eşcinselliği savunan LGBT güruhuna karşı malumun ilanını ortaya koymuştur. İslam eşcinselliği lanetliyor dediği için şikayet edilen Diyanet İşleri başkanımız sayın Prof. Dr. Ali Erbaş yalnız değilsiniz hocam, Bitlis daima hakikatin ve hakkı söyleyenin yanındadır” ifadelerini kullandı.
Şahin, eşcinselliğin Rabbimiz tarafından lânet edildiği ve İslam’da kadın ve erkek olarak yaratılan her cinsin kendilerine has özelliklerinin olduğunu ifade ederek şu açıklamalarda bulundu:
“Ayrıca her cinsin kendi fıtri yapısını sürdürmesi yani kadının erkekleşmemesi veya erkeğin kadınlaşmaması şeklinde doğuştan getirilen fıtri özelliklerin ayrışması toplumda ahlaki olgunluğun da bir göstergesi olacaktır. Hz. Muhammed (S.A.V) kadına benzemeye çalışan erkeleri ve erkeğe benzemeye çalışan kadınları lanetlemiştir (Buhari, Libas 61-62) Yine livata olarak tabir edilen homoseksüellik (eşcinsellik ) hem Kur’an-ı kerimde hem de hadislerde çirkin bir fiil olarak nitelendirilerek şiddetle yasaklanmıştır. Ayrıca lut kavminin akıbetinden ibret alınması için örnekler de gösterilmiştir. Âlemlerin içinde erkeklere mi gidiyorsunuz. Ve Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz? Siz sınırı aşan kavimsiniz.(Şuara, 26/165,166) Ayetinde de bu husus özellikle anlatılmaktadır.”
Şahin açıklamasının sonunda, “Bütün mahlûkat içerisinde hemcinsi ile ilişkiye giren iki varlık vardır, o da insanlar ve domuzlardır. Hemcinsi ile ilişki fıtrata aykırıdır. Lut kavminin helakine sebep olan eylemi sapıklık olarak değerlendiren Din İşleri Başkanının beyanatını suç olarak kabul edip hakkında suç duyurusunda bulunmak Allaha karşı savaş açmaktır. Lut kavminde eş cinsel ilişki sapkınlığı içerisinde olan kişi sayısının bazı rivayetlere göre 37 kişi olduğu söylenmektedir, yine Lut kavminde 80 bin kişinin teheccüd namazını kıldığı rivayet edilmektedir, Allah’ın tüm Lut kavmini helak etmesinin sebebi, kavmin diğer fertlerinin bu sapıkların eylemine karşı sessiz kalmasıdır. Ruzi mahşerde Allah şahidimiz olsun ki bizler imanımız gereği bu sapıklığı lanetliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın da İstanbul sözleşmesini yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini belirtmiş olmasıyla birlikte bu sürecin hızlandırılmasını, Müslüman bir toplumun yaşadığı ve 1000 yıllık İslam beldesi olan ülkemizde aleni olarak Eşcinselliği savunan tüm dernekler Kapatılmalı, bu tür eylemlere yasal bir statü getiren İstanbul Sözleşmesi feshedilmelidir” ifadelerine yer verdi.