Kur’an Nesli Platformu Tarafından Bitlis’te Düzenlenen “Hayat Namazla Güzeldir” Etkinliğinde Konuşan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Mehmet Ali Altun, Namazın Olmadığı Bir Şehirde Huzurdan Bahsetmenin Mümkün Olmadığını Söyledi.
Kur’an Nesli Platformu tarafından Bitlis merkez Ulu Camii Meydanı’nda “Hayat Namazla Güzeldir” etkinliği düzenlendi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Özlem Ajans sanatçılarının namazla ilgili Kürdçe ve Türkçe seslendirdikleri birbirinden güzel ilahilerle devam etti. Programın açılış konuşmasını yapan Kur’an Nesli Platformu Bitlis Temsilcisi Suphulah Uysal, Kur’an Nesli Platformu olarak imanlı, ahlaklı, edepli nesillerin yetişmesi için, küçük yaştan insanların yetiştirilmesi gerektiğini öğreten Peygamber Efendimizin hayat düsturu olarak getirdiği İslam’ı hayatımıza yön vermesi için gayret içerisinde olduklarının altını çizerek, katılımlarından dolayı herkese teşekkür etti.
“NAMAZ İSLAM’IN MERKEZİDİR”
Günün anlam ve önemine binaen konuşan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Mehmet Ali Altun, ayet ve hadislerle namazın önemine dikkat çekti. Altun, “Namaz konusu, dinin konusudur. Namaz İslam’ın merkezidir. Bir arabada motor neyse, dindeki namazın yeri de odur. Namaz istikamettir, kıbledir, Müslüman için kimliktir. Bir toplumun İslam ile varoluşunun kanıtıdır, delilidir, şiarıdır. Namaz sıradan bir eylem değildir.” dedi.
“KUR’AN NESLİ PLATFORMUNU TAKDİR EDİYORUZ”
Sözlerinin devamında Altun, “Cebrail Aleyhisselam zekatı farz kılmak için gökten yere indi. Orucu farz kılmak için yine gökten yere indi. Haccın farziyeti için tekrar yeryüzüne indi. Ama namaz konusuna gelince Cenab-ı Hak, namazı farz kılmak için Peygamberini katına çıkardı ve gökte, Miraç’ta 5 vakit namaz farz kılındı. Kur’an Nesli Platformu ve kardeşlerinin bu konuda yaptıkları hizmetleri çok önemsiyor, takdir ediyor, teşekkür ediyoruz ve sürekli yanlarında olmamız gerektiğini de hatırlatmak istiyorum.” ifadesini kullandı.
“NAMAZIN OLMADIĞI BİR ŞEHİRDE, HUZURDAN BAHSETMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Kadim bir geleneğin mirasçısı olduklarının altını çizen Altun, şunları kaydetti: “Biz kadim bir geleneğin mirasçısıyız. Ecdadımız ezanlarla, secdelerle, rükûlarla bu vatanı, bu toprakları, İslam’a vatan kıldılar. Aslında bu vatanın mayası namazdı, rüküydü, secdeydi, duaydı, ezandı. ‘Hayat namazla güzeldir’ gerçeği, bir hakikatin izharıdır. Gerçekten de biz de hayatımızda bunu gördük ki, namazın olmadığı yerde, namazın olmadığı evde, namazın olmadığı bir şehirde, huzurdan bahsetmek mümkün değildir. Namazdır huzurun kaynağıdır. Ne zamanki namazsızlar memleketimizi istila ettikten sonra ne bereketimiz kaldı ne huzurumuz kaldı ne heybetimiz kaldı ne de kıymetimiz kaldı. Suyun üzerindeki çer çöplere dönüştük. Hâlbuki namazlara bağlı olan bir memleketin ahalisi güçlü olur, huzurlu olur, mutlu olur, bereketli olur. Bugün maalesef bizim memleketimizde, toplumumuzda, namazı kaybettikten sonra güzellik adına her şeyimizi kaybettik. Kalplerimiz viraneye dönüştü. Evlerimiz namazsızlarla doldu. Onlarla bir masada oturma mecburiyetine girdik. Allah’ın bahşettiği o namaz, lütfettiği huzuru, malımızdaki bereketi ve memleketimizdeki asayişi de Allah namazın kalmasıyla bizden aldı.”
“NAMAZIN NESLİ DİYE BİR NESİL YETİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ”
Namazın neslini yetiştirmenin zorunlu olduğunu dile getiren Altun, bugün oluşan namazsız neslin kendi eserleri olduğunu ifade etti. Altun, “Şu mübarek cemaat, belki de yeryüzünün en saf, en temiz, en muhterem, en mübarek bir cemaatle tekrardan yere düşen namazımızı, kıblemizi ve istikametimizi ayağa kaldırmanın mücadelesini vermeliyiz. Bu bir mücadelede elbette sağlam bir temel üzerine bina etmemiz gerekir ki namazın çocukları ve namazın nesli diye bir nesil yetiştirmek zorundayız. Şanda sokaklarımızdaki, çarşımızdaki o müstehcen görüntüler, o namazsız gençler ve namazsız nesil, bizim eserimizdir. Biz zamanında namaza sahip çıkamadık. Bugün camilerimiz öksüz ve cemaatsiz. Gençleri camide göremiyoruz. Bu bizim ölüşümüzün ilanıdır aslında. O yüzden namaz deyi geçmemek lazım. Namaz ahirettir, cennetin anahtarıdır. Namazı olmayanın cenneti yoktur. Namaz, küfür ile İslam arasındaki en belirgin çizgidir. Namaz varsa, iman vardır; iman varsa, namaz olmalıdır gerçeği de nazarlara sunmak gerekiyor.” diye konuştu.
“ARTIK BU MEMLEKET NAMAZLI BİR NESİLLE İSLAMLAŞMALIDIR”
Çocuklarını namaza ve camiye gönderen ebeveynlere de teşekkür eden Altun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık bu memleket namazlı bir nesille İslamlaşmalıdır. Artık İslam sadece gönüllerde değil, gönüllerde hapsedilen bir İslam değil, camilerde secde ve rüku ile izhar edilen o şiara dönüştürmemiz gerekiyor. Bu nedenle Kur’an Nesli Platformunun yurt içindeki bu çalışmaları, Allah rızası için ortaya koydukları bu gayret, her türlü takdirin üstündedir. Kendileri tebrik ediyoruz.” Çocukların okuduğu şiir, ayet ve hadislerle devam eden etkinlik, çocukalrın kıldığı 2 rekaat şükür namazının ardından yine çocukların yaptığı dua ile sona erdi. Etkinliğe, bazı siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, çocukların yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. İLKHA